LİSANSSIZ YAZILIM KULLANIMINDA YASAL İMKANLAR

Türk Hukukunda lisanssız yazılım kullanımının sonuçları ve lisans sahibinin başvurabileceği hukuki yollara ilişkin çalışmamız burada sunulmuştur.

Giriş

Türk hukukunda lisanssız yazılım kullanımı; bir yazılımın üretici veya hak sahibinin belirlediği kullanım şartlarına uyulmadan, izinsiz bir şekilde kullanılması anlamına gelmekte olup; bu durum genellikle yazılımın hak sahibinden izin alınmadan, gerekli lisanslar satın alınmadan, ücret ödenmeden kullanılması veya yazılımın kopyalarının elde edilmesi suretiyle gerçekleşmektedir.

Hukuki süreçlere başlanılmadan önce lisanssız yazılım kullanan gerçek ve tüzel kişilere ihtarname gönderilerek lisans satın alınması gerektiğinin ve aksi halde hukuki süreçlerin başlatılacağının ihtar edilmesi mümkündür.

Değerlendirme

Öncesinde gönderilen ihtarnameye rağmen lisanssız kullanıma devam edilmesi veya öncesinde ihtar gönderilmeksizin bu fiilin gerçekleşmesinin, yani herhangi bir gerçek veya tüzel kişinin lisanssız yazılım kullanmasının hukukumuzda 2 ayrı alanda yaptırımı bulunmaktadır;

A) Cezai Yaptırım

Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 71/1. maddesinde; lisanssız yazılım kullandığı tespit edilen gerçek kişilerin veya tüzel kişilerin temsilcilerinin bir yıldan beş yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılacakları düzenlenmiştir.

Madde metninde “lisanssız yazılım kullanımı” sayılan haller, son derece geniş kapsamlı bir şekilde sayılmıştır. Buna göre lisanssız yazılımı; hak sahibinin yazılı izni olmaksızın işleyen, temsil eden, çoğaltan, değiştiren, dağıtan, her türlü işaret, ses veya görüntü nakline yarayan araçlarla umuma ileten, yayımlayan ya da hukuka aykırı olarak işlenen veya çoğaltılan eserleri satışa arz eden, satan, kiralamak veya ödünç vermek suretiyle ya da sair şekilde yayan, ticarî amaçla satın alan, ithal veya ihraç eden, kişisel kullanım amacı dışında elinde bulunduran ya da depolayan her gerçek veya tüzel kişi bu suçu işlemiş sayılacaktır.

Yukarıda kısaca izah etmiş olduğumuz cezai soruşturma süreci içerisinde, savcılıktan ilgili adreslere baskın yapılmasını ve arama/el koyma kararı verilmesini talep etme imkanı da bulunmakta olup; bu talep savcılığın mevcut iş yüküne ve soruşturma savcısının vereceği karara göre kabul edilebilmektedir.

B) Hukuki Yaptırım/Tazminat Sorumluluğu

Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 68. maddesinde ise lisanssız yazılım kullanımının tazminat sorumluluğuna ilişkin sonuçları düzenlenmiştir. Buna göre, hak sahibinin lisanssız yazılım kullandığı, işlediği, çoğalttığı veya umuma yaydığı tespit edilen gerçek veya tüzel kişilere yönelik olarak tazminat davası açabileceği ve kendileri ile sözleşme yapılmış olsaydı istenebilecek bedelin veya kanun hükümleri uyarınca tespit edilecek toplam piyasa rayiç bedelinin üç katı tutarındaki tazminatı dava konusu edebileceği öngörülmüştür.

Ayrıca aynı kanunun 66. maddesinde hak sahibinin yine dava yoluyla lisanssız kullanıma son verilmesini talep edebileceği; 67 ve 70. maddelerinde de hak sahiplerinin yukarıda belirtilen maddi tazminata ek olarak manevi tazminat da talep edebileceği düzenlenmiştir.

Sonuç

Son olarak konuyla ilgili şu hususu belirtmemiz gerekir ki; uygulamada lisanssız yazılım kullananların tazminat sorumluluğuna gidilebilmesi için çoğunlukla dava öncesinde yetkili ve görevli mahkeme kanalıyla tespit yaptırılması yöntemi sıklıkla kullanılmaktadır. Zira öncesinde lisanssız kullanıma ilişkin olarak ani bir tespit yaptırılmadan dava yoluna gidilmesi halinde, davadan haberdar olan karşı tarafın kullanımına son vermesi ve delilleri ortadan kaldırması ihtimali gündeme gelecek ve bu durum da başlatılacak hukuki süreçlerin sonuçsuz kalmasına neden olabilecektir.

Write Us

Bize Yazın